“Çankırı'ya gidersen Çivitçioğlu Medresesi'ni görmeden dönme” demişti arkadaşları. Çankırı merkeze vardığında merakına yenik düşüp Büyük Cami’nin kuzeydoğusunda yer alan, dikdörtgen planlı zemin katı taş, ikinci katı ahşaptan oluşan Çivitçioğlu Medresesi’nden içeri girdi. 17. yüzyıldan bu yana ayakta kalan yapının avlusunda çayını yudumlarken huzur dolduğunu hissetti. Revakları bir bir incelerken, medresenin her bir odasında geleneksel Türk süsleme sanatının eğitimlerinin verildiğini gördü. Çivitçioğlu Medresesi tüm ihtişamı ve gücü ile ziyaretine gelenlerini ağırlıyordu.